03.12.2010
Udaipur'dan bindiğim trenle 17 saat süren çok rahat bir yolculuktan sonra Mumbai'nin kuzeyinde, havaalanı yakınlarındaki Bandra Terminus istasyonuna ulaştık. Mumbai tam bir mega kent. Trenler, geliş yönlerine göre son durak olarak kentin farklı istasyonlara yanaşıyorlar. Klimalı trenden dışarıya adım atınca aşırı nemli ve çok sıcak bir havayla karşılaştım. Kente yaklaşırken, tren yolu boyunca lağım derelerinin üzerinde yaşayan, o yeşil, kahverengi bataklığın pisliklerinde, yaşamlarını sürdürebilmek için, dizlerine, bellerine kadar girerek birşeyler arayan insanları gördükçe iyice daralmıştım. Bunaltıcı sıcak hava da bunun üzerine eklendi. Neyse, istasyon çıkışında pazarlıkla 300 rupiye bir taksiyle anlaştım. Colaba bölgesinde bütçeme uygun olduğunu düşündüğüm bir otele bakacağım. Hiçbir trafik tıkanıklığı yaşamadan yolculuğumuz 1,5 saat sürdü. Bölgenin tamamı lüks oteller, bulvarlar, alışveriş merkezleriyle dolu. İngilizler tam bir Londra yaptıktan sonra kovulmuşlar buradan. Baş döndürücü bir havası var. Önceden tespit ettiğim otelin geceliği 3500 rupiymiş. Bu ise benim beş günlük gezi bütçem demek oluyor. Birkaç kişiye ucuz otel sordum. Burada bulamazsınız dediler. En sonunda dormitory, yani yurt ya da koğuş usulü konaklamanın olduğu tarihi The Salvation Army'de karar kıldım. Yeri de çok güzel üstelik. Ünlü The Taj Mahal Otel ve Gateway'in yakınlarında. Koğuşları 20 kişilik ve ranzalı.
Udaipur'dan bindiğim trenle 17 saat süren çok rahat bir yolculuktan sonra Mumbai'nin kuzeyinde, havaalanı yakınlarındaki Bandra Terminus istasyonuna ulaştık. Mumbai tam bir mega kent. Trenler, geliş yönlerine göre son durak olarak kentin farklı istasyonlara yanaşıyorlar. Klimalı trenden dışarıya adım atınca aşırı nemli ve çok sıcak bir havayla karşılaştım. Kente yaklaşırken, tren yolu boyunca lağım derelerinin üzerinde yaşayan, o yeşil, kahverengi bataklığın pisliklerinde, yaşamlarını sürdürebilmek için, dizlerine, bellerine kadar girerek birşeyler arayan insanları gördükçe iyice daralmıştım. Bunaltıcı sıcak hava da bunun üzerine eklendi. Neyse, istasyon çıkışında pazarlıkla 300 rupiye bir taksiyle anlaştım. Colaba bölgesinde bütçeme uygun olduğunu düşündüğüm bir otele bakacağım. Hiçbir trafik tıkanıklığı yaşamadan yolculuğumuz 1,5 saat sürdü. Bölgenin tamamı lüks oteller, bulvarlar, alışveriş merkezleriyle dolu. İngilizler tam bir Londra yaptıktan sonra kovulmuşlar buradan. Baş döndürücü bir havası var. Önceden tespit ettiğim otelin geceliği 3500 rupiymiş. Bu ise benim beş günlük gezi bütçem demek oluyor. Birkaç kişiye ucuz otel sordum. Burada bulamazsınız dediler. En sonunda dormitory, yani yurt ya da koğuş usulü konaklamanın olduğu tarihi The Salvation Army'de karar kıldım. Yeri de çok güzel üstelik. Ünlü The Taj Mahal Otel ve Gateway'in yakınlarında. Koğuşları 20 kişilik ve ranzalı.
Colaba'dan görüntülerr
Salvation Army Red Shield
Korkut hocam merhaba,nasılsın Şamilden öğrendim siteni ve resimlerine baktık birlikte.Hindistanda
YanıtlaSilgezi nasıl gidiyor umarım herşey istediğin gibi geçiyordur.Şamilde selam söylüyor sana yolculuğunda herşeyin gönlünce gitmesini diliyoruz.Seni ilgi ile takip ediyoruz. Görüşmek üzere.
Tesekkurler Ismet, Gezi iyi gidiyor sayilir. Zaman zaman sikintili anlar da yasansa halimden sikayetci degilim. Zaten sonuna da yaklasiyoruz. Turkiye'yi cok ozledim. Hepsi bu. Hoscakalin
YanıtlaSil